ipad ekran tamirinden islam bilgisi44 bugün ben ve ipad ekran tamiri ile birlikte sizler icin hazırladıgımız güzel yazılarımızı sizlere sunacagız ve ipad ekran tamiri sizler icin diyorki Bu puta niçin taparsın ve insanları ona secde etmeleri için niye zorlarsın. O put hiç bir fayda ye zarar veremez. Bunu bırak ve Allahü teâlâya îman et; küfrü terkedip mü’min ol. Bun-ian sonra da Rabbim beni yeniden diriltecek. (Her insanın hâli böyledir.) İsmim Circîs dir. Diyâr-ı Rum’da, Filistin denilen memleketin sâkinlerindenim. Allahü teâlâ bana pek çok mal verdi. Ben onları, Allahü teâlânın rızâsı için muhtaç mü’minlere dağıttım. Allahü teâlâya îmân etmeyen zâlimlerin zararından kurtulmak için rahatça ibâdet ederek, ömrümü geçirmek üzere, emniyet ümîdiyle buraya gelmiştim. Fakat senin sarayına gelince, puta taptığını gördüm. Günahsız insanları ateşe atarak zulmediyorsun. Seni, Allahü teâlâya îmân etmeye çağırıyorum. Puta tapmayı bırak ve Allahü teâlâya îmân et"
dedi.Melik. Circîs aleyhisselâmın bu sözleri karşısında hiddetlenip; "Sana düşünmen için mühlet veriyorum. Bana tâbi olursan seni affederim. Yoksa ağır cezâlara çarptırırım. Eğer dediğin gibi olsaydı, Rabbin seni böyle muhtâc etmezdi. Hep; "O’na ibâdet ve tâat ediyorum" diyorsun, öyleyse niçin seni insanlar üzerine hâkim eylamedi? ” dedi. Circîs aleyhisselâm, zâlim kralın bu mânâsız sözlerine karşı; ‘‘Benim, Rabbimin indinde kıymetim vardır. Ben zelîl ve hakîr değilim. Bu hâlim, tevekkülüm ve tevâzûm sebebiyledir. Rabbim bana, senin makâmından ve saltanatından daha ziyâde bir üstünlük ve izzet verdi. Bunların yanında senin ve saltanatının hiç kıymeti yoktur” dedi. Bu sözleri söylediği sırada, melikin yanında iki kişi vardı. Bunlar onun en yakın adamları idi. Circîs aleyhisselâm sözlerine devamla; “Ey melik! Senin taptığın şu put, gâyet zelîl ve bâtıl bir şeydir. O ne görür ne işitir. Ne bir fayda, ne de bir zarar verir. Yaratmaya ve rızık vermeye de kâdir değildir. Benim Rabbim her şeye kâdirdir." Sonra bu melike, İdrîs aleyhisselâmdan ve îsâ aleyhisselâmdan bahsederek, Allahü teâlânın kudretini anlatmak için şöyle dedi: “Benim Rabbim kullarından ve peygamberlerinden olan İdrîs aleyhisselâmı, diri olarak melekler arasına aldı. Yemeye içmeye muhtaç bir kul iken, onu semâda diri olarak bulundurmaktadır. îsâ Melik, Circîs aleyhisselâmı sonra söylediklerine inanmayıp putuna secde edersen, affede kurtulursun! Yoksa seni ateşe k Circîs aleyhisselâm, zâlim meli karşısında; “Ben ancak her şey seni, beni, yeri, göğü ve bütün v tan Allahü teâlâya secde ederim bu sözler karşısında son derece I* hâlde; “Bundan sonra hiç bir ö; Sen, canının kıymetini bilmedin, işkence yapmak gerekti” dedi. S direk diktirip. Circîs aleyhissell bağlattı ve soyup vücûdunu de tarattı. Demir taraklar ile taradık lime parçalandı. Circîs aleyhisı teâlânın korumasıyla hiç acı du dunun etleri iplik iplik olduğu Bundan sonra kral, keskin sirke meşini emretti. Hemen getirdiU katıp, Circîs aleyhisselâmın ipi başa dilinmiş vücûduna döktüle ve Allahü teâlânın ihsânı ile hiç Bundan da netîce alamadıkların emri üzerine, başka bir işkence düşündüler. Bu sefer, büyük biı iyice kızartıp. Circîs aleyhissels rine koydular. Kızarmış demir beynini kaynattı ve beyni yüzül teâlâ ona acı hissettirmedi ve t< çevirip korudu. Bu sefer de ölr kral ve adamları, şaşkınlık içinde rını şaşırdılar. Düşünüp başka y dular. Yeniden harekete geç kazan kurdular. Kazanın altıı içinde bakır erittiler. Circîs ak kazanın içine atıp, kazanın ağ Böylece öldürdüklerini zanne ağzını epey bir müddet kapalı t lar. Sonunda açıp baktıkk aleyhisselâmın ölmediğini gc teâlâ onu koruyordu. Circîs al melike ve adamlarına şöyle diy< benim Rabbim her şeye kâdı mi? İşte Rabbim beni ölme İsrâiloğullarına ^ gönderilen peygamberlerden ol-luğu rivâyet edilen mübârek bir zât. Hakkında azla bilgi yoktur. “Zeyn’ül-mecâlis” kitabında öyle bildirilmiştir. “Bâzı müfessirler demişler-ir ki; Resûl-i ekrem (s.a.v.); **Geçmiş amanda Şem’ûn (ŞemsCın aleyhisselâm) idil bir peyfîamber var idi. A Ilahü teâ-înın rızâsı için, bin ay devamlı cihâd dip, silâhını omuzundan çıkarmadı** uyurdu. Eshâb-ı kirâm; "Keşke bizim ömrü-lüz de uzun olsaydı da, biz de din uğrunda Jlah için cihâd etseydik" dediler. Bunun üzene Kadr sûresi nâzil olup; **Size verilen 'adir gecesi, bin aydan daha hayırlıdır )u gecenin sevâbı, bin ay cihâd etmenin sevâ-ından çoktur)” buyruldu.
Ravdat-us-safâ’’da şöyle bildiriliyor. Isâ leyhisselâm ile Muhammed aleyhisselâm rasında, Arabistan’ın bir beldesinde Şem’ûn ı.s.) adlı; âbid, zâhid, gâzi ve mücâhid bir zât îrdı. Bu zât, benzeri görülmemiş bir yiğid lup, kendisini hangi bağ ilebağlasalar, obağı rıp kurtulurdu. îmân etmeyenlere karşı, İlah yolunda dâimâ cihâd ederdi. îmân etme-înler, onun karşısında âciz ve çâresiz kalmış-rdı. Bu hâlden kurtulmak için, bir hile ve çâre 'iyorlardı. Yaşadıkları şehrin hâkimi. Şem’ûn’ T (a.s.) hanımına haber gönderip; “Eğer jcanı öldürmede bize yardımcı olursan, seni indime alır, istediğin her şeye kavuştururum” kJİ. Kadın dünyâya tamah ederek, aldanıp, ünâfıklık yaptı. “Size nasıl yardımcı olurum” îdi. “Şem’ûn uyurken, sağlam bir iple iyice jğla ve bize haber ver" dediler. Onlara alda-ın bu hâin kadın, bir gece Şem'ûn (a.s.) uyur->n, onu sağlam bir iple iyice bağladı. Şem’ûn eyhisselâm uyanınca, bağlanmış olduğunun rkına varıp, hanımının bağladığı sağlam leri bir hamlede kopardı. Sonrada hanımına; liçin böyle yaptın?" dedi. Hanımı; “Senin ıvvetini denemek için yaptım" dedi. Sonra bu idiseyi şehrin hâkimine haber verdi. Bu sefer ikim demir hır zincir gönderip, uyurken bu
duymuştum. Bunu tecrübe etmek için bağladım” dedi. Şem’ûn aleyhisselâm; “Doğrudur. Fakat, beni, kendi saçımın teli ile bağla-salar kıramam” dedi. Kadın bunu öğrenince, yine Şem’ûn (a.s.) uyurken, saçından uzunca bir kaç tel alıp, ellerini veya ellerinin baş parmaklarını o saç ile bağladı. Şem’ûn aleyhisselâm uyanınca, ne hikmetse bu bağı koparamadı. Kadın bu durumu şehrin hâkimine ve adamlarına haber verdi. Şehrin hâkiminin adamları gelip, Şem’ûn’u (a.s.) yakalayıp hâkime götürdüler. Şehrin hâkimi, dört direk üzerine kurulmuş bir köşkte oturuyordu. Şehir halkını köşkünün önünde toplayıp, Şem’ûn’un (a.s.) orada asılmasını emretti. Bunun üzerine Şem’ûn, Allahü teâlâya yalvarıp; “Yâ Rabbî! Dünyâda yaşamayı, kâfirler ile senin yolunda cihâd etmek için isterim. Eğer bu isteğim kalbden ve samîmi ise beni kurtar" diyerek duâ etti. O anda bir melek gelip, bağı çözdü. Şem’ûn aleyhisselâm kurtulunca, şehrin hâkiminin köşkünün altındaki direkleri çekip, köşkü devirerek altını üstüne çevirdi. Köşk devrilince, şehrin hâkimi ve avânesi altında kalarak öldüler. Halk, ölülen çıkarmakla meşgûl iken, Şem’ûn aleyhisselâm evine gidip, kendisine hâinlik eden hanımını boşayıp, cezâsını verdi.ipad ekran tamiri sizler icin hazırladı ve sundu.
tablet ekran tamiri, tablet ekranı tamiri, ipad ekran tamiri, ipad tamiri,
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder